İsmiyle Uyuşmayan Kurum ÖSYM!


Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) 2010 yılından bu yana olduğu gibi, yine bizi yanıltmadı.

ÖSYM Temmuz ayında, ‘’Ders kitaplarında yer almayan kazanımlardan çıktığı’’ gerekçesiyle Lisans Yerleştirme Sınavı’nda çıkan 2 soruyu iptalle başlattığı yanlışlık zincirini, 12 Ağustos 2017 tarihinde yanlış hesaplama yapıldığı gerekçesiyle 78 üniversiteye gönderdiği yazıyla sürdürdü.

8 Ağustos 2017 tarihinde yerleştirme sonuçlarını açıklayan ÖSYM, 5 gün sonra 78 üniversiteye gönderdiği yazıda; Tablo-6C’nin ekinde yer alan okul türlerinden mezun olan adayların, alan ve okullarına göre ek puan kullanılabilecek tercihlerinde ’’Yerleştirme Ek Puanı’’ yerine ‘’Yerleştirme Puanı’’ kullanıldığını, bu durumdan etkilenen 18 bin 331 adayın, 14 bin 94’ü aynı tercihine yerleşirken; 1110 adayın farklı tercihlere yerleştiği, 1628 adayın yerleşemez iken yerleştiği, 1499 adayın ise yerleşirken yerleşemez durumuna geldiği seklindeydi. Metin, adaylardan özür dilenerek son buluyordu.

18 bin 331 adaydan 14 bin 94’ü aynı tercihlerine yerleştiğine göre; bunlar açısından sorun yok diye düşünülebilir.

Kalan 4 bin 237 aday için farklı travmalar söz konusu. 1110 aday daha önceki tercihinden bir sonraki veya daha sonraki tercihlerine yerleştirilmiş oluyor. Yarışmada altın madalya kazanmış kişiye, kusura bakmayın yanlışlık oldu. Siz gümüş veya bronz madalya kazandınız demeye benziyor. Ne kadar mutlu olursunuz değil mi? (!)

1628 adaya, 5 gün önce hiçbir yeri kazanamadınız. Daha sonra şu yüksek okul veya fakülteyi kazandınız diyorsunuz. O süre içerisinde bu insanlara yaşatılanı siz düşünün. Eşeği önce kaybettirip, sonra buldurma denebilir. Umarım, içlerinde canına kıyan veya kıyma girişiminde bulunan olmamıştır.

En korkuncu ise 1499 adayın durumudur. Bu gençlerimize önce şurayı kazandınız diye sevindirip, sonra kusura bakmayın, olsa dükkan senin diye sesleniyorsunuz. Bu gençlerimizin ülkesine ve kurumlarına olan güvenini bir daha kazandırabilmek sizce olası mı? Onların yaşayacakları psikolojik rahatsızlardan haberiniz var mı?

Yok beyler, bu iş öyle özürle geçiştirilemez. Oturduğu koltuklara bilgi ve birikimi ile değil de el etek öperek gelenler, makamının ağırlığını taşıyamaz. Bu konuda hatalı olanlar tespit edilip, derhal görevlerinden uzaklaştırılmalıdır. Kimsenin gençlerimiz ve ailelerine bunları yaşatma hakkı yoktur.

LYS sonuçları açıklandığında; Türkiye’nin dikkatini bir görme engelli çekti. Fulya Akkaya, görenlere böyle başarılı olunur dercesine 5 puan türünde birincilik aldı. Görmeyenlerin bizden farkı olmadığını, acınacak zavallı kişiler değil, istediklerinde tüm alanlarda başarılı olabileceklerini gösterdi.

Son yıllarda görülmeyen sayıda (214 bin 430) boş kontenjan ortaya çıktı. Bu durum herhangi bir yüksek okul ve üniversiteye yerleştirilemeyenler için bir şans. Herhangi bir okula yerleştirilenler, ek tercih döneminde tercihte bulunamayacaklarından daha az sayıda aday ek tercih yapabilecek.

Kontenjanları dolan fakültelerimiz hukuk ve ilahiyat. Bu sonuçtan adayların kamu işkollarında çalışmak istediği sonucu çıkartabiliriz. Savcı ve hakim olmak, olmazsa avukatlık, en fazla din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni alındığından ilahiyat fakülteleri seçilmiş olmalı.

LYS’de ilk 100’deki 68, ilk1000’deki 587 adayın Boğaziçi Üniversitesi’ni tercih etmesi, bu okulumuzdaki eğitimin başarısına dikkat çeken sonuçlardır.

Hükümet yetkilileri, Ölçemez, Seçemez ve Yerleştiremez Merkez’in yaşattığı ve yaşatacağı sonuçlar üzerinde durarak, soruna parmak basmalı, yerleşir durumdan yerleşemez duruma geçen 1499 adayın haklarını iade etmelidir.

Osman Gazi OKTAY

Ulusal Eğitim Derneği İzmir Şubesi Başkanı

Yorum Gönder

0Yorumlar
Yorum Gönder (0)